G-20 ÜLKELERİHakan AKBULUT
G 7 ülkeleri,Uzak Doğu,Rusya Federasyonu ve Brezilya krizlerinin akabinde ve 1997 ve 1998 yıllarında yaptıkları toplantılarda uluslararası ekonomik ve mali sistemi etkileyen sorunlarla,yükselen pazar ekonomisi ülkeleriyle yakın bir işbirliği yapmaksızın,etkin şekilde müdahale etmelerinin oldukça güç olduğu bilincine varmışlar ve ekonomik ve mali bunalımları önlemede ve bu bunalımların aşılmasında mevcut uluslararası kuruluşların yetersiz kaldığını değerlendirmişlerdir.Diğer bir ifadeyle,G-7 ülkelerinde bugün Bretton Woods sisteminin uluslararası mali hareketlerin düzenlenmesi görevini tek başına yerine getiremediği yönünde bir izlenim ortaya çıkmıştır.
Bu çerçevede G-7 ülkeleri, sorunları ve beklentileri bakımından kendilerinden farklı, ancak ekonomik ve mali krize girdiklerinde dünya finans piyasalarında çalkantılara sebep olan yükselen pazar ekonomisi ülkelerinin sorunlarının çözümüne yönelik politikaların saptanması için diyalog ortamının sağlanacağı yeni bir danışma mekanizmasının kurulmasında yarar görmüşlerdir.
IMF 1998 Sonbahar toplantılarında G-7 ülkeleri île bazı yükselen Pazar ekonomisi ülkeleri Maliye, Hazine ve Merkez Bankalarının en üst düzey temsilcileri ile çeşitli danışma toplantıları yapmışlardır.
18 Haziran 1999'da yapılan G-7'ler Köln Zirvesi sonunda yayımlanan Ortak Bildiride de, Bretton Woods kurumsal sistemi çerçevesinde global ekonomik sistem açısından önemli ülkelerle diyalog tesisi amacıyla, gayri resmi bir danışma mekanizmanın kurulması karara bağlanmıştır.
IMF toplantıları öncesinde G-7 Maliye Bakanları ile Merkez bankası Başkanları 25 Eylül 1999 günü yayımladıkları Ortak Bildiride, G-7 Köln Sin zirvesinde alınan kararlara atıfla, global ekonomik sistem içerisinde önemli ülkelerle, istikrarlı ve sürdürülebilir ekonomik büyümeyi gerçekleştirme ve işbirliğini geliştirme iradesini belirtmişlerdir. Bretton Dods kurumsal sistemi çerçevesinde geliştirilecek bu gayri resmi dialog mekanizması ile sistemin tamamlanacağı ve güçlendirileceği vurgulamıştır. Böylece G-20'lerin kurulması gündeme gelmiştir.
C 20'ler Grubu: Türkiye, ABD, Almanya, Arjantin, Avustralya, Brezilya , Çin Halk Cumhuriyeti, Endonezya, Fransa, Güney Afrika, Güney Kore, Hindistan, İngiltere, İtalya, Japonya, Kanada, Meksika, Rusya Federasyonu ve Suudi Arabistan'dan oluşmaktadır. Bu ülkelerin yanı sıra, AB Dönem Başkanlığı, IMF Direktörü, Dünya Bankası Başkanı, IMF Uluslararası Para ve Finans Komitesi ve Dünya Bankası Kalkınma Komitesi Başkanları da G-20 toplantılarına katılmaktadır.
20 Grubu ülkeleri, dünya nüfusunun %85'ini ve dünya GSYH'nın %65'ini temsil etmektedir. Dolayısıyla G-20'lerin uyumlu ve etkin çalışmasının, global ekonominin istikrara kavuşmasında önemli bir rol oynayabileceği değerlendirilmektedir.
G 20 Grubunun Başkanlığına, iki yıllık bir süre için, Kanada Maliye Bakanı Paul Martin seçilmiştir. Başkanlık katılımcı ülkeler arasında dönüşümlü ve iki yıl süreli olacaktır.
G 2O'ler yılda bir kez Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları, iki kez de Bakan Yardımcıları düzeyinde toplanacaktır. Bakan Yardımcı in toplantısı Bakan ve Merkez Bankası Başkanları toplantısına hazırlık amacı gütmektedir.
G -2O'ler için bu aşamada geleneksel bir uluslararası örgüt yapılanması ve sabit bir merkez ve sekreterya öngörülmektedir.Ev sahipliğini yapan ülkenin sekreterya hizmetlerini sağlaması düşünülmektedir.
G-20 Ülkeleri Toplantıları
G-20 ülkeleri Maliye ve Merkez Bankası Başkanlarının ilk toplantısı ise 15-16 Aralık 1999 tarihlerinde Berlin'de yapılmıştır. Başkanlığını Kanada Maliye Bakanı Paul Martin'in, ev sahipliğini Almanya Maliye Bakanı Hans Eichel'in yaptığı toplantıda ülkemizi Maliye Bakanı, Hazine Müsteşarı ve Merkez Bankası Başkanı temsil etmiştir.
Toplantıda, global ekonomik koşullarda meydana gelen iyileşmenin memnuniyet verici olduğu ve Dünya Ticaret Örgütü'nün mal ve hizmet ticaretinde sürdürdüğü çok taraflı liberalizasyonun devamının global ekonomiye geniş tabanlı yarar sağlayacağı vurgulanmıştır.
Toplantıya katılan Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları, G-20'lerin rolü ve amaçları üzerinde durarak ulusal ekonomilerin ve global mali temin güncel temel eksikliklerine ne gibi çareler bulunabileceğini irdelemişler, ulusal bütçelerin sağlamlaştırılmasının beklenmeyen şokların atlatılmasındaki önemine değinmişler, devlet borç yönetimini güçlendirecek önlemleri destekleyerek özel sektörün borçlanmasında devlet politikalarının etkilerine dikkat çekmişler, sorunun can alıcı kaynağının sürdürülemez döviz kuru rejimleri olduğunu, tutarlı döviz kuru ve para politikalarının elzem olduğunu vurgulamışlardır.
Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları, şeffaflık, veri yayımlanması ve mali sektör politikası dahil temel alanlarda uluslararası kuralların ve standartların konulmasında, Bretton Woods kurumların ve diğer kuruluşlarının çalışmaları memnuniyetle karşılamışlar, bu kural ve standartların daha geniş kapsamlı uygulanmasının daha müreffeh ulusal ekonomilerin oluşmasına ve daha istikrarlı bir uluslararası mali sistemin kurulmasına katkıda bulunacağı hususunda mutabık kalmışlardır.
Toplantıda ayrıca, globalizasyonun sebep olduğu sorunların üstesinden gelebilmek için alınabilecek ulusal önlemler ve uluslararası toplumun, iktisadi bunalımların yarattığı sorunların hafifletici rolü üzerinde görüş alışverişinde bulunulmuş, IMF ve Dünya Bankasının şeffaflık raporlarının ve mali sektör değerlendirmelerine ilişkin çalışmalarının tamamlanması kararlaştırılmıştır.
"G-20'ler Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanlarının ikinci toplantısı 24-25 Ekim 2000 tarihlerinde Montreal'de gerçekleşmiştir. Toplantı, G-20'lerin iki yıl başkanlık görevini üstlenen Kanada'nın Maliye Bakanı Paul Martin başkanlığında yapılmıştır.
Bahse konu toplantıya, ilk toplantıda olduğu gibi ülkemizden Maliye kanı, Hazine Müsteşarı ve Merkez Bankası Başkanı katılmıştır. Toplantı gündeminde dünya ekonomisinin durumu, küreselleşmenin sonuçları ve dünyadaki mali krizlerin önüne geçilebilmesine yönelik önlemler "konularına yer verilmiştir.
Toplantıda G-20 Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları, dünyada ekonomik büyümenin güçlenerek devam etmesinden memnuniyet uyduklarım, krizlerin önüne geçecek uluslararası mali sistemin oluşturulmasında ulusal ekonomik ve mali politikaların önemli olduğunu, küreselleşmenin geçtiğimiz yıllarda teknolojik gelişmeler, piyasa ekonomicinin artan ölçüde kabul görmesi ve uluslararası ticaret ve sermaye hareketlerinin liberalleşmesi ile hız kazandığım, küreselleşmenin temel hedeflerinden ekonomik entegrasyonun, gelişmiş, gelişmekte ve geçiş ekonomisi ülkelerindeki milyonlarca insanın hayat koşullarının iyileştirilmesinde, bu ülkelerdeki insanların mal, hizmet ve yeni düşüncelere ulaşmalarında, yaşam standartlarının yükseltilmesinde, gelir eşitsizlikleri ile mücadelede ve yoksulluğun azaltılmasında etkili bir güç olduğunu,uIuslararası kuruluşların etkinliğinin artırılması, dünya mali sektörünün entegrasyonunun geliştirilmesi, ağır borç yükü altındaki yoksul ülkelerin koşullarının iyileştirilmesi gibi çeşitli konularda ortak çalışma arzusunda olduklarım dile getirmişlerdir.
G-20 ülkeleri Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanları'nın yıllık toplantılarının yanı sıra, G-20 ülkeleri Maliye Bakan Yardımcıları ve Merkez Bankası Başkan Yardımcıları da bir araya gelmektedirler. G-20 Bakan Yardımcıları ve Merkez Bankası Başkan Yardımcılarının son toplantısı Şubat 2001 tarihinde İstanbul'da gerçekleşmiştir.
İstanbul toplantısında küreselleşme ve küreselleşmenin getirdiği sorunla , G-20 ülkelerinde ekonomik ve mali istikrarın sağlamasına yönelik politikalar ele alınmıştır. Toplantıda ayrıca 2001 yılında yapılacak G-20 Bakan ve Merkez Bankası Başkanları toplantısı hazırlıkları ele alınmıştır.
Toplantıda, G-20 oluşumunun halen başkanlığım sürdüren Kanada'dan sonra başkanlığı yapacak ülke üzerinde de görüşmeler yapılmış ve başkanlığı üstlenecek ülkenin G-7 ülkelerin dışında olması öngörülmüştür. Bu doğrultuda, Hindistan, Avustralya ve Brezilya'nın başkanlık için istekli oldukları gözlemlenmiştir. G-20 oluşumunun yeni başkanının G-20 ülkeleri arasında gerçekleşecek görüşmeler sonunda Bakanlar ve Merkez Bankası Başkanlarının 2001'de yapılacak toplantısı öncesinde belirlenmesi kararlaştırılmıştır.
2001 yılı içerisinde üye ülkeler arasında yapılan istişareler sonucunda G-20 ülkeleri Üçüncü Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları toplantısının 17-18 Kasım 2001 tarihlerinde Yeni Delhi'de yapılmağı karara bağlanmıştır. Toplantının en önemli gündem konularından birinin, ABD'ne yönelik 11 Eylül terörist saldırıların dünya ekonomist üzerinde etkileri olması öngörülmektedir. Terörist grupların finans kaynakları ve mali çevrelerle bağlantıları ile ilgili konuların da toplantıda e ' alınması beklenmektedir.
Türkiye'nin G-20 Üyeliği
G-20'lere dahil edilecek ülkeler saptanırken Türkiye'nin kendi iç dinamiklerine ilaveten, Avrupa, Rusya Federasyonu, Kafkasya, Orta Asya Orta Doğu ticaret yollarının tam ortasındaki konumuyla özel avantajlara ve ilişkilere sahip bir ülke olarak değerlendirildiği anlaşılmaktadır.
Ülkemizin G-20 Grubuna üye olmasında ABD'nin önemli desteği olduğu bilinmektedir. ABD yetkilileri ülkemizin gerek Asya gerek Rusya ekonomik ve mali bunalımlarından zarar görmesine karşın ayakta kalmayı başardığını, Türkiye'nin Gruba seçilmesinde ekonomimizin büyüme hızının ve mali işlemlerimizin ulaştığı hacmin yanısıra, bunalımlar karşısında makamlarımızca alınan önlemlerin ve geliştirilen kriz yönetiminin rol oynadığını, bu itibarla ülkemizin G-20 istişarelerine olumlu katkıları olacağını değerlendirdiklerim ifade etmişlerdir.
Türkiye'nin G-20'ler grubuna davet edilmesi gerek ekonomik gerek siyasi açıdan önemli bir gelişmedir. G-20 Grubu ülkemize global mali ve ekonomik gelişmeleri yakından izleme olanağı sağlayacaktır. G-20 üyeliği ülkemizin sorunlarının uluslararası alanda dile getirilmesi açısından da yeni bir imkan yaratmaktadır. G-20 Grubunun etkin ve faal bir ülkesi olmamızın, sonuç itibariyle, uluslararası alanda siyasi nüfuzumuzun artmasına da yol açabileceği değerlendirilmektedir.