Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan'ın Türkiye-Afrika Ortaklığı Üçüncü Bakanlar Gözden Geçirme Konferansı Sonrası Cibuti Dışişleri Bakanı, Moritanya Dışişleri Bakanı ve Afrika Birliği Komisyonu Başkanı ile Ortak Basın Toplantısı, 3 Kasım 2024

CİBUTİ DIŞİŞLERİ VE ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ BAKANI MAHAMOUD ALİ YOUSSOUF- [SİMULTANE TERCÜME]

https://www.youtube.com/live/eHGUOpeVK-Q?si=GUcIzMfIbseYuIW7

MORİTANYA DIŞİŞLERİ BAKANI MOHAMED SALEM OULD MERZOUG- [SİMULTANE TERCÜME]

https://www.youtube.com/live/eHGUOpeVK-Q?si=sq7o90C9E5tY2UZR&t=119

AFRİKA BİRLİĞİ KOMİSYONU BAŞKANI MOUSSA FAKİ MAHAMAT- [SİMULTANE TERCÜME]

https://www.youtube.com/live/eHGUOpeVK-Q?si=rwMV45Oc5zQslZ3o&t=589

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Değerli basın mensupları, Türkiye-Afrika Ortaklığı Bakanlar Gözden Geçirme Konferansı’nın üçüncüsünü çok şükür başarıyla tamamlamış durumdayız. Bu konferanslar serisini ilk kez bir Afrika ülkesinde topladık. Öncelikle, bizlere mükemmel biçimde ev sahipliği yapan değerli meslektaşım Cibuti Dışişleri Bakanı Sayın Youssouf’a en içten şükranlarımızı sunmak istiyorum. Ayrıca, Cibuti Cumhurbaşkanı Sayın Ismail Omar Guelleh’ye de verdikleri desteklerden ötürü şükranlarımızı ve saygılarımızı arz etmek istiyorum.

Cibuti, Sayın Guelleh’nin liderliğinde Afrika’daki en önemli ortaklarımızın arasında yer almakta. Önümüzdeki dönemde de Cibuti’yle yakın iş birliği içerisinde inşallah çalışmaya devam edeceğiz. Cibutili kardeşlerimizin ev sahipliğine ilaveten, Afrika Birliği Dönem Başkanlığını yürüten Moritanya Dışişleri Bakanı Sayın Merzoug ve Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Sayın Mahamat’a konferansa yaptıkları katkılardan dolayı ayrıca teşekkürlerimi iletiyorum.

Kıymetli basın mensupları, farklı bölgelerde çok sayıda sorunla karşı karşıyayız. Sadece çatışmalardan bahsetmiyorum. Gıda güvenliği, borç krizi ve iklim değişikliği gibi pek çok meseleye çözüm bulmak zorundayız. Ancak ne yazık ki, mevcut uluslararası sistem bize bu imkanı sağlayamıyor. Küresel kurumlar İkinci Dünya Savaşı sonrası döneme göre dizayn edilmiş durumdalar, bugünün gerçeklerini yansıtmıyorlar. Yeterince adil, etkin ve kapsayıcı değiller. Tarihi haksızlıkları yeniden üreten bu sistemin değişmesinin zorunlu olduğuna inanıyoruz ve bu kaçınılmaz değişim mevcut uluslararası sistemin göz ardı ettiği Afrika’nın öncülüğünde gerçekleşecektir.

Değerli basın mensupları, biz Türkiye olarak bu zorlu yolda Afrika kıtasıyla beraber yürümek istiyoruz. İlişkilerimizi karşılıklı saygı ve güvene dayandırıyoruz. Attığımız her adımda eşit ortaklık ve karşılıklı fayda anlayışıyla hareket ediyoruz. Bu kıtanın zenginliklerini azaltmak değil, artırmak istiyoruz. Afrika’nın sorunlarına Afrikalı çözümler bulunması gerektiğine inanıyoruz. Geliştirdiğimiz projelerin Afrika’ya kalıcı ve sürdürülebilir katkılar sunmasını hedefliyoruz. Afrika politikamızı kamu kurumlarımızın, özel sektörümüzün ve sivil toplum kuruluşlarımızın çalışmalarını kapsayan bütüncül bir anlayışla icra ediyoruz. Ne mutlu ki, Afrika’yla iş birliğimiz çok boyutlu bir nitelik kazandı. Afrika’da halihazırda 44 Büyükelçiliğimiz ve 6 Başkonsolosluğumuz bulunmakta. Afrika ülkelerinin ise Ankara’daki Büyükelçiliklerinin sayısı 38’e ulaşmış durumda. Kıta dışından Afrika’ya en çok ziyarette bulunan lider Sayın Cumhurbaşkanımızdır. TİKA, Yunus Emre ve Maarif Vakfı gibi kuruluşlarımız tüm Afrika sathında çok sayıda projeye imza atıyorlar.

Afrika’yla gelişen iş birliğimiz ekonomik alanda da karşılığını buluyor. 2003 yılında 5,4 milyar Dolar olan toplam ticaret hacmimiz, 2023 yılında neredeyse 7 kat artarak 35 milyar Dolara ulaşmış durumda. Afrika ülkelerine yaptığımız doğrudan yatırımların toplamı ise 7 milyar Doları geçti. Türk şirketleri yaklaşık 85 milyar Dolar değerinde 1800’den fazla projeye imza attılar. Tabii ki bu rakamlarla yetinmiyoruz, Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi önümüzdeki dönemde de Afrikalı ortaklarımızla beraber yeni fırsat alanlarını keşfetmeye hep beraber inşallah devam edeceğiz.

Değerli basın mensupları, Konferansımızın Afrika Birliği’yle önemli bir ivme kazandırdığına inanıyoruz. Konferans kapsamında, 3. Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi’nde alınan kararların takibini yaptık, 2022-26 Ortak Eylem Planı’nda yer alan hedeflerde kaydedilen ilerlemeleri değerlendirdik. 2026 yılında gerçekleştirilmesi planlanan 4. Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi’nin hazırlıklarını da ele alma imkanız oldu. Ayrıca Afrika Birliği’yle hayata geçireceğimiz faaliyetleri takip etmek üzere bir Ortak İzleme ve Değerlendirme Çalışma Grubu kurulması üzerinde mutabık kaldık. Konferans sonucunda kabul ettiğimiz Ortak Bildiri ve 2022-24 Ortak Uygulama Raporu bundan sonraki çalışmalarımıza da yol gösterecek.

Değerli arkadaşlar, Türkiye Afrika’da huzur ve istikrar olmasını istiyor. Bu amaçla bizden destek talep eden dostlarımıza yardım eli uzatıyoruz. Terörle mücadele alanında tecrübelerimizi paylaşıyoruz. Arabuluculuk faaliyetleri yürütüyoruz.

Konferans vesilesiyle yaptığımız temaslarda başta Ortadoğu olmak üzere bölgesel ve uluslararası gelişmeleri de ele aldık. Netanyahu hükümeti sadece Orta Doğu ülkeleri için değil, küresel düzeyde bir tehdit kaynağı haline gelmiştir. Gazze’de soykırıma her türlü yöntemle devam eden Netanyahu’nun niyeti iki devletli çözümü tamamen ortadan kaldırmaktır. Ayrıca savaşın, başta Lübnan olmak üzere, başka yerlerde de yaygınlaştırılmak için çaba gösterildiğini görüyoruz. İsrail’in uluslararası hukuku daha fazla ihlal etmesine hep beraber engel olmalıyız. Bildiğiniz üzere İsrail aleyhine Uluslararası Adalet Divanı’nda açılan davaya Güney Afrika Cumhuriyeti öncülük etmişti. Afrika ülkelerinin küresel vicdanın sesi haline gelmesi son derece önemlidir. Türkiye bu girişimi sonuna kadar desteklemektedir.

Bu vesileyle, Türkiye’nin de öncülük ettiği bir girişimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Şu anda İsrail diğer ülkelerden silah ve mühimmat temin edebildiği için bölgede terör estirebiliyor. İsrail’in silah ve mühimmat satın almasına engel olmamız lazım. Bu konudaki duyarlılığımızı her platformda sürekli gündeme getirmek zorundayız. İsrail’e silah satmanın soykırıma ortak olmak anlamına geldiğini her fırsatta tekrarlamalıyız. Bu anlayışla, İsrail’e silah ve mühimmat satışının durdurulması için tüm ülkelere çağrı yapan bir ortak mektup kaleme aldık. 54 imzacısı bulunan bu mektubu 1 Kasım’da Birleşmiş Milletler’e ilettik. Bu vesileyle, söz konusu girişime destek veren Afrika ülkelerine ve uluslararası toplumun diğer üyelerine teşekkürlerimi sunuyorum.

Değerli basın mensupları, bu konferansla Türkiye ve Afrika ortaklığının tüm alanlarda daha da geliştirilmesine yönelik karşılıklı siyasi irademizi bir kez daha göstermiş olduk. Değerli dostum ve kardeşim Cibuti Dışişleri Bakanı Sayın Youssouf’a gösterdikleri misafirperverlikleri için tekrar şükranlarımı sunuyorum, hepinize ilginiz için çok teşekkür ediyorum.

SORU- İki soru sormak istiyorum, ilki Sayın Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’a. Diğer sorum da Cibuti ve Moritanya Dışişleri Bakanlarına olacak.

Sayın Bakanım, konuşmanızda Afrika politikasının nasıl bütüncül bir anlayış olduğundan bahsettiniz, çok boyutlu bir nitelik kazandığından bahsettiniz. Ben biraz bölgede kalıcı barışın tesisi için Türkiye’nin attığı adımlar üzerine bir soru sormak istiyorum. Özellikle Etiyopya ve Somali arasında Türkiye tarafından başlatılan Ankara Süreci hakkında bize biraz bilgi verebilir misiniz?

İkinci sorum diğer Bakanlara olacak. Türkiye’nin Afrika’daki arabuluculuk faaliyetleri hakkında ne düşündüklerini duymak istiyoruz.

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Sorunuz için çok teşekkür ederim. Konuşmamda da ifade ettim, Türkiye’nin Afrika politikası bütüncül bir politika. Ekonomik, kalkınma, sosyal, eğitim, sağlık alanlarında olduğu gibi, ayrıca güvenlik, terörle mücadele ve bölgesel barış ve istikrarı da içermekte. Özellikle Afrika’daki belli kalkınma sorunlarının çatışmalardan kaynaklandığını, ihtilaflardan kaynaklandığını maalesef acı tecrübelerle görüyoruz. Bizim kendi bölgemizde de esas itibariyle bunlar var. Biz Türkiye olarak bizimle hukuku bulunan ülkeler nezdinde çatışmaların sonlandırılması için elimizden geleni yapıyoruz. Etiyopya ve Somali arasındaki gerilimin giderilmesi için ve aralarındaki ihtilafın bir anlaşmayla sonuçlanması için bir süreç başlattık, Ankara Süreci biliyorsunuz. Temmuz’dan itibaren üç görüşmemiz oldu, iki ülkenin Dışişleri Bakanlarıyla, ikisi Ankara’da, birisi New York’ta; Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında. Şimdi geliştirdiğimiz bir perspektif var, çerçeve var. Bunu taraflara uygun bir hale getirmeye çalışıyoruz. Aslında meselenin özüne indiğimiz zaman, mesele hem tarihi bir konu hem güncel bir konu. Tabii her iki liderin de tarihten taşıdıkları birtakım baskı unsurlarından biraz kurtulup, günümüz ihtiyaçlarına göre karar vermeleri gerekmekte. Biz de Türkiye olarak bu konuda kolaylaştırıcı rolü açıkçası sağlamaya çalışıyoruz. Meselenin özüne indiğimiz zaman, Somali’nin egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün tanınmasına ihtiyaç var. Etiyopya’nın ise barışçıl yöntemlerle ticari olarak denize açılmasına ihtiyaç var. Etiyopya biliyorsunuz denize kıyısı olmayan, oldukça büyük nüfusa sahip bir ülke. Ticareti tamamıyla deniz üzerinden gerçekleşmekte ve dolayısıyla onların denize erişime ihtiyacı var, Somali’nin ise egemenlik ve toprak bütünlüğünün kayıtsız şartsız tanınmasına. Biz bunu esas alan bir çerçeve anlaşmasını hayata geçirmek için taraflarla çalışıyoruz. Cibuti’ye bu vesileyle yaptığım ziyaretim esnasında, Cibutili meslektaşımla da aslında bu konuları ele alma imkanımız oldu. Şöyle ki; biliyorsunuz Cibuti’nin Etiyopya’ya sınırı var, Etiyopya an itibariyle özellikle deniz ticareti ihtiyacını hem ithalat hem ihracat olarak Cibuti limanları üzerinden gerçekleştirmekte. Buradaki aldığımız bilgiler bundan sonra da yapacağımız görüşmelerde, özellikle Etiyopya ve Somali’yle ilgili geliştireceğimiz fikirlerde etkili olacaktır diye düşünüyorum. Bu konuda çalışmaya devam edeceğiz.

CİBUTİ DIŞİŞLERİ VE ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ BAKANI MAHAMOUD ALİ YOUSSOUF - [SİMULTANE TERCÜME]

https://www.youtube.com/live/eHGUOpeVK-Q?si=ZgkeEKrc9S9QI_0e&t=1575

SORU- [SİMULTANE TERCÜME]

https://www.youtube.com/live/eHGUOpeVK-Q?si=DTeRfzmlCCdgZPrx&t=1700

MORİTANYA DIŞİŞLERİ BAKANI MOHAMED SALEM OULD MERZOUG - [SİMULTANE TERCÜME]

https://www.youtube.com/live/eHGUOpeVK-Q?si=fbtDzPI6s47PpyRD&t=1749

AFRİKA BİRLİĞİ KOMİSYONU BAŞKANI MOUSSA FAKİ MAHAMAT- [SİMULTANE TERCÜME]

https://www.youtube.com/live/eHGUOpeVK-Q?si=31DrZH6SJrHuIiTL&t=1978

DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Sorunuzun cevabına geçmeden önce özellikle vermiş oldukları Türkiye-Afrika Birliği ilişkilerinin süreçleriyle ilgili izahlar, açıklamalar gerçekten her türlü takdirin ötesinde. Kendilerine teşekkür ediyorum.

Değerli basın mensupları, az önce söylemiştim, Somali ve Etiyopya örneğinde olduğu gibi. Sudan meselesini, Sudan’daki çatışmayı da, iç savaşı da yakından takip ediyoruz. Maalesef buradaki gelişmeler bizim için çok üzücü gelişmeler. Özellikle insani boyut dayanılmaz bir noktaya gelmiş durumda. Sivillerin kayıpları, yerlerinden edilmiş milyonlarca insan şu anda gıdaya, suya, ilaca ulaşamayan sivil nüfus gerçekten uluslararası toplumun dikkatinden kaçmamalı. Tıpkı Gazze’ye yoğunlaştığımız gibi Sudan’daki aç, biilaç, susuz, savunmasız insanların yardımına da koşmamız gerekiyor. Bu konuda, özellikle insani yardım konusunda Sudan’a yönelik bir seferberliği başlatmamız gerekiyor hep beraber. Türkiye’nin yaptığı insani yardımlar var, Port Sudan’a ve başka yerlere gönderiyoruz bunları düzenli olarak. Ama, ifade ettiğim gibi, bunu kesintisiz bir şekilde uluslararası düzeyde yapmamız gerekiyor. Ama daha da önemlisi, tabii bu sefalete, trajediye, insanların acı çekmesine, ölmesine sebep olan çatışmanın durması. Bu konuda her iki tarafla temas halindeyiz. Ayrıca, Suudi Arabistan ve Amerika’nın öncülüğünde başlatılan Cidde Sürecini de çok yakından takip ediyoruz. Bu süreç şu ana kadar belli toplantıları yaptı, birkaç ülkeyle başladı, daha sonra bünyesine Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni de kattı. Ama an itibariyle, şu anda tarafların savaşı durdurmasını sağlayacak bir gelişme olmadı. Umarız, inşallah yakında olur. Biz Türkiye olarak bu konuda elimizden gelen her şeyi yapmaya hazır olduğumuzu Cidde Sürecindeki arkadaşlarımıza ilettik. Ama onun da ötesinde, her iki tarafla da konuşarak ifade ettiğim gibi, gerekli telkinlerimizi yapıyoruz. Bunun gerçekten Sudan’ın altyapısını ve üstyapısını yıkımına neden olduğunu, savaş devam ederse artık yaşanacak yer, yaşayacak da insan kalmayacağını mümkün olan en yüksek tonda iletiyoruz. Ama ifade ettiğim gibi şu anda önceliğimiz, yürüyen sürecin netice almasını beklemek. Belki sürece göre biz de yeni bir diyalog formatında bulunabiliriz. Teşekkür ediyorum.

CİBUTİ DIŞİŞLERİ VE ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ BAKANI MAHAMOUD ALİ YOUSSOUF - [SİMULTANE TERCÜME]

https://www.youtube.com/live/eHGUOpeVK-Q?si=NkDVGL7tFAjwYYCm&t=2321

* Interpress deşifresidir.