Myanmar, bağımsızlığını kazandığı 1948 yılından 1962 yılına kadar
(1958-1960 arasındaki askeri idare hariç) demokrasi ile yönetilmiştir;
General Ne Win’in gerçekleştirdiği askeri darbeyi izleyen 1962-2011
döneminde ise doğrudan askeri yönetimlerle idare edilmiştir. 2011 yılından
itibaren eski General U Thein Sein’in liderliğinde kurulan sivil hükümet
tarafından idare edilmeye başlanmakla birlikte, hükümetin önemli bir
kısmını eski askerler oluşturmuştur.
Myanmar’da 25 yıl aradan sonra gerçek anlamda muhalefetin yer aldığı ilk
genel seçimler, 8 Kasım 2015 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Demokratik
geleceği açısından önemli bir aşamayı teşkil eden 8 Kasım seçimlerinde
Anayasa hükümlerine göre Meclisin her iki kanadında Silahlı Kuvvetlere
dörtte bir oranında kontenjan ayrıldığı için, liderliğini Aung San Suu
Kyi'nin yaptığı National League for Democracy (NLD) yaklaşık %80 oy
oranıyla, meclis genelinde sandalyelerin yaklaşık % 60’ına sahip olmuştur.
Myanmar Birlik Meclisinde 15 Mart 2016 tarihinde yapılan oylama sonucunda,
NLD tarafından aday gösterilen Htin Kyaw Myanmar'ın yeni Devlet Başkanı
seçilmiştir.
2008 Anayasasının yabancıyla evli olan veya yabancı bir ülkenin
vatandaşlığına sahip çocuğu bulunan Myanmar vatandaşlarının Devlet Başkanı
adayı olmasını engelleyen hükmü (Madde 59) nedeniyle NLD Hükümetinin 30
Mart 2016 tarihinde resmen kurulmasını izleyen dönemde Mecliste kabul
edilen yasal düzenlemeyle Aung San Suu Kyi için Devlet Danışmanlığı (State
Counsellor) makamı tesis edilmiştir.
8 Kasım 2020 tarihinde yapılan genel seçimlerde de NLD oyların %83’ünü
kazanmıştır.
Öte yandan, anayasada belirtilen etnik gruplar arasında yer almayan ve 1982
Vatandaşlık Kanunuyla çoğunun vatandaşlığı elinden alınan bir milyondan
fazla Müslüman Rohinga, 2015 ve 2020 seçimlerinde oy kullanamamıştır.
Myanmar Silahlı Kuvvetleri 1 Şubat 2021 tarihinde gerçekleştirdiği darbeyle
ülke yönetimine el koymuştur. Askeri darbeyle birlikte ülkede 1 yıllığına
olağanüstü hal ilan edilmiş, yürütme, yasama ve yargıya ait tüm yetkiler
Silahlı Kuvvetler Başkomutanı Kıdemli General Min Aung Hlaing’a
devredilmiştir. Olağanüstü hal Şubat 2023’e kadar uzatılmıştır.
Myanmar ordusunun gerçekleştirdiği darbeyle ağır bir buhrana giren ülkede
istikrarsızlık derinleşmektedir. Kovid-19 salgını ve askeri darbe
sebebiyle, Myanmar ekonomisi 2021 mali yılında %18 oranında küçülmüştür.
Darbeden bu yana güvenlik güçlerince öldürülen sivillerin sayısının 2022
Aralık itibarıyla 2500’ü aştığı, 16 binden fazla kişinin tutuklandığı ve
ülke çapında 1,1 milyon kişinin askeri darbeye bağlı olarak yerinden
edildiği bildirilmektedir.
Güvenlik güçlerince sivil halka ateş açılması, direnişin tırmandığı
yerleşim yerlerine savaş uçakları ve ağır silahlarla saldırılması, yargısız
infazlar, keyfi tutuklamalar, ağır işkence dahil vahim ihlaller ülke
çapında yaygın şekilde devam etmektedir. Keza, askeri rejime karşı
oluşturulan halk savunma kuvvetlerinin çok sayıda silahlı eylem yaptığı
bilinmektedir.
Barış Süreci
Sekiz ana etnik grubun (Bamar, Karen, Karenni, Shan, Mon, Kachin, Chin,
Rakhayn) bulunduğu ülkede, anayasa tarafından tanınan yaklaşık 135 etnik
grup bulunmaktadır. Etnik grupların maruz kaldığı ayrımcılık ülkeye aidiyet
duygularının zayıf kalmasına yol açtığı gibi bu gruplarla ordu arasında on
yıllardır süren silahlı çatışma ortamını körüklemektedir. Myanmar’da
merkezi yönetimle etnik silahlı gruplar arasındaki ihtilaf ülkenin Birleşik
Krallık’tan bağımsızlığının ilan edildiği 1948 yılından bu yana devam
etmektedir. Bu bağlamda Myanmar’daki etnik temelli çatışmalar birçok
gözlemci tarafından “dünyanın en uzun süreli iç savaşı” olarak
nitelendirilmektedir.
Ülkedeki barış ortamının kalıcı bir hal alması için, etnik silahlı
gruplarla ayrı ayrı imzalanan anlaşmalardan ziyade bu grupların tümünün
katılımıyla imzalanacak ulusal bir ateşkes anlaşması için çaba sarf etmekte
olan Myanmar hükümeti, silahlı etnik grupların sekiziyle 15 Ekim 2015 günü
“Ulusal Ateşkes Anlaşması” imzalamıştır. Anlaşmaya taraf olan örgütlerin
sayısı ahiren 10’a kadar yükselmiş ancak, ülkede faaliyet gösteren büyük
etnik silahlı örgütler Anlaşmaya halen taraf olmamıştır.