“Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin Kurulmasına Dair Nahçıvan Anlaşması” 3 Ekim 2009 tarihinde Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye tarafından imzalanmıştır. İstanbul’da 16 Eylül 2010 tarihinde yapılan Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları 10. Zirve Toplantısı kararları uyarınca, sözkonusu Anlaşma’nın imza tarihinin yıldönümü Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Günü olarak kutlanmaktadır.
Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin kurulmasıyla, kardeş Türk Cumhuriyetleri arasındaki işbirliği kurumsal bir yapıya kavuşmuştur. Bu çerçevede, Konsey’in birinci zirve toplantısı “Ekonomik İşbirliği” temasıyla 20-21 Ekim 2011 tarihlerinde Almatı’da düzenlenecektir.
Geride kalan bir yıllık süre içerisinde Türk Konseyi’nin kurumsallaşmasının tamamlanması yönünde önemli çalışmalar gerçekleştirilmiş, Konsey Sekretaryası 1 Kasım 2010 tarihi itibariyle İstanbul’da faaliyetlerine başlamış, Konseyin işleyişine ilişkin temel anlaşma ve belgeler imza ve onaya hazır hale getirilmiştir. Sözkonusu anlaşma ve belgelerin Almatı Zirvesi’nde imzalanması ve kabul edilmesi öngörülmektedir.
İşbirliğimizin kurumsallaşma yönünde hızla ilerlemesi, Azerbaycan ve Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarını kazanmasının 20. yıldönümüyle aynı döneme denk gelmiştir. Bu, ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin 20 yıllık süre zarfında ulaştığı seviyeyi göstermesi bakımından da anlamlıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın himayelerinde 5-6 Ekim 2011 tarihlerinde Ankara’da “Bağımsızlıklarının 20. Yılında Türk Cumhuriyetleri” başlıklı uluslararası bir toplantı düzenlenecek ve bu dönemde Türk Cumhuriyetleri ile gelişen ilişkilerimiz kapsamlı bir şekilde değerlendirilecektir.
Türkiye, Türk halklarının tarihi birikiminin Türk Cumhuriyetlerinin bugünkü vizyonuyla birleşmesiyle, Avrasya coğrafyasında barış, istikrar ve refah ortamına katkıda bulunacak güçlü bir sinerjinin ortaya çıkacağına, böylece Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin bir yandan Kardeş Cumhuriyetler arasındaki işbirliğini ileri seviyelere taşırken, bir yandan da bu coğrafyadaki bölgesel işbirliği mekanizmalarını güçlendireceğine inanmaktadır.