G-8 Zirveleri

Özgün Talu (*)

G-8 kavramı “Sekizler Grubu-Group of Eight” ülkeleri anlamına gelmektedir. Bu kavram, 1975 yılında dönemin Fransa Cumhurbaşkanı Giscard d’Estaing’in Japonya, ABD, Almanya, İngiltere ve İtalya liderlerini güncel ekonomik sorunları tartışmak üzere Rambouillet’ye davet etmesiyle ortaya çıkmıştır. Grup, 1976’da Kanada’nın, 1998 yılında da Rusya Federasyonu’nun katılımıyla genişlemiş ve G-8 olarak anılmaya başlamıştır. Diğer birçok uluslararası örgütten farklı olarak, G-8’in belirli bir yapısı veya daimi bir yönetim organı yoktur; Başkanlığı üstlenen ülke yıllık G-8 Zirve toplantılarını düzenlemekte ve gündemlerini belirlemektedir. G-8 ülkelerinin devlet ve hükümet başkanları, zirve toplantılarında temel güncel sorunları ele almakta, bu sorunların aşılması ve hedeflerini hayata geçirebilmek için devletlerin bireysel olarak ama işbirliği anlayışıyla alabilecekleri önlemler konusunda gayrı-resmi anlaşmalara varmayı amaçlamaktadırlar. Yıl boyunca, zirvelerde alınan kararların follow-up’ı niteliğinde toplantılar düzenlenmektedir (1).

Bu çalışmada, 1998 yılından bu yana düzenlenen G-8 Zirvelerinde ele alınan konular ve elde edilen sonuçlara ilişkin olarak genel bir çerçeve çizilmeye çalışılacaktır.

1998 Birmingham Zirvesi

1998 yılında Birmingham’da düzenlenen G-8 Zirvesi’nde, küreselleşmenin etkisini arttırdığı bir dünyada özgürlüğün de yayıldığı, G-8 ülkelerinin önündeki sorunun, küreselleşme sürecinin nimetlerinin, dünyanın her yerindeki insanların yaşam kalitesini yükseltecek şekilde paylaşılması olduğu vurgulanmıştır. Bu çerçevede, Birmingham Zirvesi’nde; bir yandan çevreyi koruyup iyi yönetişimi desteklerken, bir yandan da gelişmekte olan ülkelerin daha hızlı büyümesini, yoksulluğun azaltılmasını, yükselen Asya ekonomilerinde büyümeyi, mal ve hizmet ticaretinde ve istikrarlı bir uluslararası ekonomide liberalleşmeyi sağlayacak şekilde, tüm dünyada sürdürülebilir ekonomik büyüme ve kalkınmayı başarmak; G-8 ekonomilerinde, istihdam yaratacak ve toplumsal bütünleşmeyi artıracak kalıcı büyümeyi sağlamak ve tüm dünyada büyümeyi tehdit eden, hukukun üstünlüğünü baltalayan ve bireylerin hayatlarına zarar veren uyuşturucu ve sınır ötesi suçların üstesinden gelmek üç temel odak noktası olarak belirlenmiştir. Zirve bildirisinde üzerinde durulan başlıca konular, Asya’da yaşanan mali kriz, az gelişmiş ülkelerin ve özellikle Afrika ülkelerinin desteklenmesi, iklim değişikliği, istihdamın artırılması, uyuşturucu ve uluslararası suçlarla mücadele ile yayılmanın önlenmesi olmuştur. Asya Krizi ile ilgili olarak G-8 ülkeleri, krizden etkilenen ülkelerde üzerinde IMF ile mutabık kalınan programların uygulanmasıyla istikrara yeniden kavuşulabileceğine olan inançlarını ifade etmişlerdir. Öte yandan, krizden en çok etkilenen fakir kesimler için Dünya Bankası ve Asya Kalkınma Bankası’nın verdiği destekten ve IMF’in mutabakatı ile uygulanan programlarda sosyal harcamalara ayrılan payın artırılmasından duyulan memnuniyet ifade edilmiştir. G-8 üyeleri, Afrika ülkeleri başta olmak üzere, en az gelişmiş ülkelere, ekonomik ve sosyal kalkınma alanında uluslararası planda kabul görmüş hedeflere ulaşmaları için gerekli desteği vermeyi ve dünyanın her yerindeki çocukların temel eğitime kavuşması, çocuk ve bebek ölümleri ile dünyada aşırı fakirlik içinde yaşayan nüfusun ciddi bir şekilde düşürülmesi için bu ülkelerle işbirliği yapmayı taahhüt etmişlerdir. Bu çerçevede, uluslararası mali kuruluşlar ile Paris Kulübü’nün “Aşırı Borçlu Ülkeler Girişimi” çerçevesinde borç silinmesinin hızlı ve kararlı bir şekilde daha fazla ülkeye genişletilmesi desteklenmiş, Dünya Bankası, bu girişime mali katkıda bulunan Afrika Kalkınma Bankası’na destek olmaya davet edilmiştir. Zirvede, Afrika’nın çatışmaları önleme kapasitesinin artırılması için Afrika merkezli uluslararası kuruluşlara çatışmaların önlenmesi ve barışı koruma konularında eğitim desteği sağlanması, çatışmadan yeni çıkmış yoksul ülkelere, acil insani yardımın yanısıra, kendi politik, ekonomik ve sosyal sistemlerini yeniden inşa etmeleri için destek verilmesi gerektiği de vurgulanmıştır. İklim değişikliği, zirve bildirisinde gelecekteki refah için en büyük çevresel tehdit olarak tanımlanmış, Kyoto Protokolü’nün sera gazlarının atmosfere salınımının azaltılması çabaları açısından tarihi bir dönüm noktası olduğu vurgulanarak, bazı G-8 ülkelerinin Protokolü imzalamasından, geri kalanının da gelecek yıl içinde protokolü imzalama niyetinin açıklanmasından duyulan memnuniyet dile getirilmiştir. İstihdamın artırılması konusunda bütün G-8 ülkelerinin uyguladıkları eylem planlarıyla istihdamın ve iş sahalarının artırılması için taahhütlerde bulundukları belirtilmiş, G-8 ülkelerinin bu konudaki deneyim ve ilkelerini başta ILO, OECD ve uluslararası mali kurumlar olmak üzere, ilgili uluslararası örgütlerle paylaşmaya hazır oldukları bildirilmiştir. Organize suçlarla mücadele konusunda G-8 ülkeleri, iki yıl içinde sınır aşan suçlarla ilgili, kolluk güçlerine ihtiyaç duydukları ek imkanları sağlayacak etkin bir BM Sözleşmesi için müzakerelerin başlatılması çabalarını desteklediklerini açıklamış, kitle imha silahları ile bunların fırlatma vasıtalarının yayılmasının bütün ülkelerin güvenliğini tehdit ettiği belirtilmiş ve G-8 ülkelerinin yayılmanın önlenmesi rejimleri bağlamındaki yükümlülüklerine bağlı kalacakları teyit edilmiştir (2).

1999 Köln Zirvesi

1999 yılında Köln’de düzenlenen G-8 Zirvesi’nde ele alınan temel konu, küreselleşme sürecinin sağladığı nimetlerin artırılması ve tüm dünyada geniş bir şekilde paylaşılması olmuştur. Bu çerçevede Zirve bildirisinde tüm hükümetlere, uluslararası örgütlere, iş ve işçi çevrelerine, sivil toplum örgütlerine, bir yandan çevreyi korurken, refahın artırılması ve sosyal gelişimin hızlandırılması için birlikte çalışma çağrısı yapılmıştır. Bunun dışında Zirve Bildirisi’nde, Rusya ile IMF ve Dünya Bankası arasında varılan çerçeve anlaşmalardan duyulan memnuniyet dile getirilmiş, bu anlaşmaların hızla uygulanmasının Rusya’nın reform programı için önemli bir adım olacağı belirtilmiş, IMF programının uygulanmaya başlanmasını takiben, Rusya ile acilen borç ödemelerinin yeniden düzenlenmesini içeren bir anlaşma için Paris Kulübü’ne müzakerelere başlama çağrısı yapılmıştır. Zirve Bildirisi’nde ayrıca, “İnsana Yatırım – Investing in People” Başlıklı bölümde, temel eğitim, mesleki eğitim, akademik nitelikler ve işgücü piyasası için yaşam boyu sürekli geliştirilen bilgi ve yetenekler ile yenilikçi düşünce tarzının desteklenmesinin, bilgi toplumuna doğru yaşanan evrimde ekonomik ve teknolojik gelişim için vazgeçilmez olduğu vurgulanmış, OECD ve UNESCO’ya birbirinden farklı ülkelerin eğitim kalitelerini yükseltmek için geliştirdikleri yollara ilişkin çalışma yapma çağrısında bulunulmuştur. Köln Zirve Bildirisi’nde, küreselleşme sürecine “insani bir boyut katmak” ve sürekli artan ve geniş bir biçimde paylaşılan refahı güvenceye almak amacıyla, uluslararası mali kuruluşlar gelişme yolundaki ülkelerde, sağlam sosyal politikaların ve altyapının gelişimini izlemeye ve desteklemeye davet edilmiş, bu çerçevede IMF’in, geliştirdiği ekonomik programlarda bu konuya daha fazla dikkat göstermesi ve özellikle temel sağlık ve eğitim harcamalarına ilişkin bütçeleri mali konsodilasyon dönemlerinde dahi, mümkün olduğunca geniş tutması istenmiştir. Bu doğrultuda Dünya Bankası ve IMF’in en zayıfı en çok koruyacak şekilde ortak programlar geliştirmesi talep edilmiştir. “Aşırı Borçlu Ülkeler” girişiminin çerçevesini genişleten “Köln Borç Girişimi” de 1999 Zirvesinde ilan edilmiştir. G-8 ülkeleri, BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi temelinde ulusal önlemler geliştirmeyi ve uygulamayı taahhüt etmişlerdir. Zirve Bildirisi’nde kitle imha silahları ve bunların fırlatma vasıtalarının yayılmasından duyulan ve Birmingham Zirve Bildirisi’nde dile getirilen endişeler, tekrar edilmiştir. Bildiride, OECD Rüşvetle Mücadele Sözleşmesi’nin yürürlüğe girmesinden duyulan memnuniyet de dile getirilmiş, sınır aşan örgütlü suçlarla ve terörizmin finansmanıyla mücadele konusunda yakalanan ivmenin sürdürülmesi istenmiş ve bu konuda müzakereleri süren BM çerçeve sözleşmelerinin bir an önce imzalanmasına duyulan ihtiyaç vurgulanmıştır (3).

2000 Okinawa Zirvesi

Okinawa’da gerçekleştirilen 2000 yılı G-8 Zirvesi’nde, 21. yüzyılın daha fazla refah, daha fazla barış ve daha fazla istikrar getirmesi umudu ifade edilmiş, zirvede gerçekleştirilen tartışmaların, BM Genel Sekreterinin örgütün 21. yüzyılda karşılaşacağı sorunlara ilişkin yol gösterici olması beklenen raporunun kabul edilmesinin öngörüldüğü BM Binyıl Zirvesi’ne katkıda bulunması temenni edilmiş, G-8 ülkelerinin daha güçlü, etkin ve etkili bir Birleşmiş Milletler için çalışmayı sürdürecekleri ve Güvenlik Konseyi’ni de kapsayacak bir BM reformunun kaçınılmaz olduğu bildirilmiştir. Zirve Bildirisindeki temel başlıklar, Dünya Ekonomisi, Bilgi ve İletişim Teknolojileri, Kalkınma, Borçluluk, Sağlık, Eğitim, Ticaret, Kültürel Çeşitlilik, Suç ve Uyuşturucu, Yaşlanma, Biyoteknoloji ve Gıda Güvenliği, İnsan Kalıtımı, Nükleer Güvenlik, Çatışmaların Önlenmesi, Silahsızlanma, Yayılmanın Önlenmesi ve Silahların Kontrolü ile Terörizm olmuştur. Bu temel başlıklarda, daha önceki zirvelerde dile getirilen hususlara ek olarak, yatırımlar ve ticaretin sürdürülebilir ekonomik büyüme ve fakirliğin azaltılması için kritik önem taşıdığı vurgulanarak, yeryüzünün belirli bölgelerinin doğrudan yabancı yatırımlar açısından marjinal kalmasından, 48 en az gelişmiş ülkenin gelişmekte olan ülkelere yönelen doğrudan yabancı yatırımların %1’inden daha azını çekmesinden ve ayrıca Afrika ülkeleri başta olmak üzere, en az gelişmiş ülkelerin yaşadıkları çatışma, fakirlik ve zayıf yönetim sorunlarından duyulan endişe dile getirilmiştir. Bu çerçevede, G-8 ülkelerince OECD üyesi ortaklarla birlikte geliştirilen “Resmi Kalkınma Yardımı-ODA” girişiminin etkinliğinin artırılması için çağrı yapılmıştır. Zirve Bildirisinde, 1999 Köln Zirvesi’nde başlatılan güçlendirilmiş “Aşırı Borçlu Fakir Ülkeler” girişiminin hayata geçirilmesinden duyulan memnuniyet dile getirilmiş ve bu girişimden yararlanan Benin, Bolivya, Burkina Faso, Honduras, Moritanya, Mozambik, Senegal, Tanzanya ve Uganda’nın 8,6 Milyar Dolar’a karşılık gelen borçlarının silindiği bildirilmiştir. Bildiride, bütün ekonomilerin uluslararası ticaret sistemine eklemlenmesi ortak çıkar olarak tanımlanmış ve gelişmekte olan ülkelerin bu alandaki kapasitelerinin geliştirilmesi için DTÖ, Dünya Bankası, IMF, UNDP ve UNCTAD’a çağrıda bulunulmuştur. Kültürel çeşitlilik konusu daha önceki iki zirveden farklı olarak Zirve Bildirisinde yer almış, kültürel çeşitliliğin ekonomik ve sosyal dinamizmin kaynağı olduğu belirtilmiş, kültürel çeşitliliğin geliştirilmesinin ayrımcılığın önlenmesinin güçlendirilmesi ve ırkçılık ve yabancı düşmanlığıyla mücadele anlamına geldiği dile getirilmiştir. Biyoteknoloji ve Gıda Güvenliği konusunda Gıda ve Tarım Örgütü ve Dünya Sağlık Örgütü, bilimsel temelli danışmalara ilişkin süreci geliştirmek için gıda güvenliği düzenlemeleri konusunda uluslararası toplantılar düzenlemeye davet edilmiştir. İklim Değişikliği konusu İnsan Kalıtımı başlığı altında ele alınmış ve Kyoto Protokolü’nün bir an önce yürürlüğe girmesi ve temel sorunların bir an önce çözümü için G-8 ülkelerinin kendi aralarında ve gelişme yolundaki ülkelerle yakın işbirliği içinde çalışacakları bildirilmiştir. Çatışmaların önlenmesi başlığı altında, silahlı çatışmalar ile yasadışı elmas ticareti arasındaki bağı kırmayı hedefleyen ve Güney Afrika Hükümeti tarafından başlatılan “Kimberley Süreci”nden duyulan memnuniyet vurgulanmıştır. Silahsızlanma, Yayılmanın Önlenmesi ve Silahların Kontrolü başlığı altında, 2000 yılında yapılan Nükleer Yayılmanın Önlenmesi Anlaşması Gözden Geçirme Konferansı’nın başarılı bir şekilde sonuçlanmasından duyulan memnuniyet dile getirilmiş ve G-8 ülkelerinin konferansta mutabakata varılan hususların hayata geçirilmesine yönelik bağlılığı ifade edilmiştir. Ayrıca Nükleer Denemelerin Yasaklanması Antlaşması’nın Rusya tarafından onaylanmasından duyulan memnuniyet de ifade edilmiştir. Terörizm konusunda ise bütün devletlere terörizmle mücadelenin güçlendirilmesi amacıyla, bu konudaki 12 anlaşmaya taraf olmaları çağrısı yapılmış, Taliban’ın kontrolündeki Afganistan topraklarından kaynaklanan terör tehdidinden duyulan endişe dile getirilmiştir (4).

2000 yılında gerçekleştirilen G-8 Zirvesinin, 21. yüzyıla girerken uluslararası toplumun gündeminde olan temel sorunlara yönelik olarak G-8 üyesi ülkelerin bakış açısı konusunda genel bir çerçeve ortaya koyma amacını taşıdığı ve bu nedenle Zirve sonunda yayınlanan Bildirinin daha önceki iki Zirve Bildirisine kıyasla daha kapsamlı bir şekilde kaleme alındığı, ancak temel konularda önemli bir değişikliğe yer verilmediği gözlenmektedir.

2001 Cenova Zirvesi

Temmuz 2001’de Cenova’da gerçekleştirilen G-8 Zirve Bildirisi’nin temel başlıkları, Fakirliğin Azaltılmasına Yönelik Stratejik Yaklaşım, Borçların Silinmesi ve Ötesi, Dijital Fırsatlar, Çevre, Gıda Güvenliği, İstihdam ile Sınır Aşan Suçlarla ve Uyuşturucuyla Mücadele olmuştur. Afrika ülkeleri başta olmak üzere en az gelişmiş ülkelerde fakirliğin azaltılması amacıyla G-8 ülkelerinin OECD Rüşvetle Mücadele Sözleşmesi’ni tam olarak uygulayacağı, BM’nin yolsuzlukla mücadele alanında etkin bir yol izleme çabalarına destek vereceği, uluslararası kalkınma bankalarını bu ülkelere kamu harcamaları ve bütçe yönetimi konusunda yardım etmesini teşvik edeceği Zirve bildirisinde kaydedilmiştir. Borç silinmesi konusunda, “Aşırı Borçlu Fakir Ülkeler” girişimi çerçevesinde 23 ülkenin toplam 74 milyar Dolar tutarındaki borçlarının 53 milyar dolarlık kısmının silinmesinden duyulan memnuniyet dile getirilmiş ve bu sürecin devam ettirileceği bildirilmiştir. Borç silinmesi dışında, Zirve toplantısında, gelişme yolundaki ülkelerin küresel ticaret sistemine daha fazla katılımı, özel yatırımın artırılması ve sağlık, eğitim ve gıda güvenliğini geliştirecek girişimler gibi konular üzerinde durulduğu Zirve Bildirisinde belirtilmiştir. Gelişme yolundaki ülkelerin küresel ticaret sistemine katılımı konusunda, yeni küresel ticaret müzakerelerinin başlatılmasına destek verilmiş, bununla birlikte sözkonusu müzakereler yoluyla yeni pazarlar açılmasından en çok gelişme yolundaki ülkelerin yararlanması için en az gelişmiş ülkelerin pazara erişimini sağlayacak tedbirlerin alınacağı ve kapasite gelişimi konusunda da bu ülkelere gerekli desteğin sağlanacağı bildirilmiştir. Zirve Bildirisinde özel sektör yatırımlarının ekonomik büyüme için taşıdığı önem vurgulanarak uluslararası kalkınma bankaları ve ilgili uluslararası kuruluşlar, gelişme yolundaki ülkelerin yatırıma elverişli bir ortam yaratma çabalarına destek vermeye davet edilmiştir. Enfeksiyondan kaynaklanan hastalıklarla mücadele alanında Okinawa Zirvesi’nde belirtilen taahhütleri yaşama geçirmek için BM Genel Sekreteri ile birlikte HIV/AIDS, malarya ve tüberkülozla mücadele amacıyla yeni bir küresel fon oluşturulduğu, G-8 ülkelerinin 2001 yılı sonuna kadar hayata geçirilmesi amaçlanan bu fona 1,3 milyar Dolar tutarında taahhütte bulunduğu Zirve Bildirisi’nde ifade edilmiştir. Gıda güvenliği konusunda G-8 ülkeleri, biyoteknolojinin kalkınma ihtiyaçları doğrultusunda sorumlu bir şekilde kullanılmasını kolaylaştırma taahhüdünde bulunmuşlardır. Zirve Bildirisinde Dijital Fırsatlar başlığı altında, bilgi ve iletişim teknolojilerinin gelişme yolundaki ülkeler için büyümeyi hızlandırma, hayat standartlarını yükseltme ve diğer kalkınma hedeflerine ulaşmak için büyük fırsatlar sunduğu belirtilerek, zirvede bu konuda bir eylem planının kabul edildiği belirtilmiştir. Çevre konusunda BM İklim Değişikliği Çerçeve Anlaşması’na bağlılık teyit edilmiş, Kyoto Protokolü’nün onaylanmasına ilişkin bazı anlaşmazlıklar bulunmakla birlikte, G-8 ülkelerinin atmosfere sera gazı salınımını azaltma yönündeki taahhütlerine bağlı oldukları kaydedilmiştir. Daha önceki Bildirilerden farklı olarak Cenova Zirve Bildirisi’nde, G-8 karşıtı protestolara yer verilmiş, barışçı protestocuların seslerini duyurma hakkının korunması gerektiği, ancak şiddet kullanan bir azınlığın, dünyayı etkileyen kritik konularda yürütülen tartışmaları engellemesinin kabul edilemeyeceği dile getirilmiştir (5).

Cenova Zirvesi sırasında gerçekleştirilen küreselleşme karşıtı protesto gösterilerinin, G-8 liderleri açısından “rahatsız edici” bir boyuta ulaştığı, bununla birlikte, bu protestoların her G-8 Zirvesi’nde tekrarlanarak adeta “gelenekselleştiği” gözlenmektedir.

2002 Kananaskis Zirvesi

11 Eylül 2001 terör saldırılarından sonra yapılan ilk G-8 Zirvesi olan Kananaskis Zirvesi Başkanlık Özeti belgesinde, Zirvenin terörizmle mücadelede karşılaşılan güçlükler, küresel ekonomik büyüme ve sürdürülebilir kalkınma ile Afrika’nın kalkınması için yeni bir ortaklık (NEPAD) konularını ele almak üzere toplandığı belirtilmiştir. Belgede G-8 ülkelerinin yayılmanın önlenmesi konusunda teröristlerin veya onları barındıranların nükleer, kimyasal, radyolojik ve biyolojik silahlar ile füze ve füzelerle ilgili malzeme, ekipman ve teknolojiye erişiminin engellenmesi amacıyla belirledikleri altı temel ilkeyi diğer ülkelerin de uygulaması çağrısı yapılmıştır. G-8 ülkelerinin bu ilkeler doğrultusunda başlattıkları “Kitle İmha Silahlarının ve Bunlarla İlgili Malzemenin Yayılmasına Karşı G-8 Küresel Ortaklığı” adlı girişim çerçevesinde uygulayacakları projelerde gelecek on yıl boyunca kullanılmak üzere 20 milyar Dolarlık kaynak ayırmayı kararlaştırdıkları, ayrıca, küresel ulaştırma sisteminin güvenliğini ve etkinliğini güçlendirmek amacıyla yeni bir girişimin başlatıldığı ilan edilmiştir. Belgede, Doha Kalkınma Gündemi (6) çerçevesindeki müzakerelerin 1 Ocak 2005 tarihi itibarıyla tamamlanması için gelişme yolundaki ülkelerle işbirliği yapılacağı vurgulanmıştır. G-8 ülkelerinin “Aşırı Borçlu Fakir Ülkeler” girişiminde ihtiyaç duyulan kaynağın kendi paylarına düşen bir milyar Dolar tutarındaki kısmını sağlayacakları bildirilmiştir. Başkanlık Özeti Belgesinde, G-8 ülkelerinin, tüm çocuklar için evrensel temel eğitim kriterlerine ulaşılması ve kızların eşit eğitim olanaklarına kavuşturulması için güçlü ve inandırıcı politikalar ortaya koyan ve mali yükümlülükler üstlenen ülkelere yaptıkları ikili yardımları kayda değer ölçüde artırmaya karar verdikleri belirtilmektedir. Belgede, G-8 liderlerinin Cezayir, Nijerya, Senegal, Güney Afrika liderleri ve BM Genel Sekreteri ile, Afrika’nın yaşadığı sorunları ve NEPAD girişimini tartışmak üzere bir araya geldikleri ifade edilmiştir. Bu çerçevede NEPAD’ı desteklemek üzere G-8 Afrika Eylem Planı’nın kabul edildiği bildirilmiştir. G-8 liderleri AIDS, malarya ve tüberkülozla mücadele konusunda daha önceki taahhütlerine ek olarak, çocuk felcinin 2005 yılı itibarıyla ortadan kaldırılması için gerekli kaynağı sağlama taahhüdünde bulunmuşlardır. Başkanlık Özeti Belgesinde, G-8 liderlerinin İsrail-Filistin, Afganistan, Hindistan ve Pakistan konularını da ele aldıkları belirtilmiştir (7).

2003 Evian Zirvesi

2003 yılında Fransa’nın Evian kentinde gerçekleştirilen yıllık G-8 Zirve Toplantısının Başkanlık Özeti belgesinin giriş bölümünde, zirve sırasında Cezayir, Brezilya, Çin, Mısır, Hindistan, Malezya, Meksika, Nijerya, Suudi Arabistan, Senegal, Güney Afrika Cumhuriyeti ve ayrıca İsviçre Konfederasyonu liderleriyle ve BM, Dünya Bankası IMF ve DTÖ temsilcileriyle gerçekleştirilen görüşmelerin büyüme ve uluslararası işbirliği konularında görüş alışverişinde bulunma imkanı sağladığı bildirilmiştir. Belgede Zirve sırasında alınan kararlar dört ana başlıkta toplanmıştır; Dünya Çapında Büyümenin Güçlendirilmesi, Sürdürülebilir Kalkınma, Güvenliğin Geliştirilmesi ve Bölgesel Konular. Dünya Çapında Büyümenin Güçlendirilmesi başlığı altında, G-8 ülkelerinin Doha Kalkınma Gündemi çerçevesinde belirlenen hedeflere ve zaman çizelgesine bağlılıkları teyit edilmiş, G-8 ülkelerinin temel sorumluluğunun G-8 ekonomilerinde büyümeyi arttırmak ve bu yolla daha güçlü bir küresel ekonomiye katkıda bulunmak olduğu belirtilmiş, bu sorumluluğu yerine getirmek için serbest piyasa ekonomisi çerçevesinde alınacak tedbirler sıralanmıştır. Bu başlık altında ayrıca “Aşırı Borçlu Fakir Ülkeler” girişimi dışında kalan ülkelerin borç sorunlarına ilişkin olarak üzerinde G-8 ülkeleri Maliye Bakanlarınca mutabakata varılan “Evian Yaklaşımı”nın borçların çevrilebilirliği konusunda yaşanan sorunlara çözüm getirmesi beklentisi dile getirilmiştir. Sürdürülebilir Kalkınma başlığı altında, uluslararası planda üzerinde uzlaşılmış Milenyum ve Johannesburg Kalkınma Hedefleri’nin aşağıda belirtilen alanlarda uygulanması konusuna odaklanılmıştır.

- Afrika: Başkanlık Özeti belgesinde, NEPAD Yönlendirme Komitesi’ni temsil eden Cezayir, Nijerya, Senegal ve Güney Afrika Cumhuriyeti liderleriyle gerçekleştirilen görüşmelerin Afrika’nın kalkınmasına katkıda bulunmak konusundaki ortak arzuyu ortaya koyduğu belirtilmiş, G-8 liderlerinin NEPAD ve G-8 Afrika Eylem Planı çerçevesinde diğer Afrikalı liderlerle de diyalogu geliştirmek konusunda mutabık kaldıkları ve Eylem Planı’na sağlanan ilerlemeyi, bu konuda hazırlanacak bir rapor temelinde en geç 2005 yılında ele almayı kararlaştırdıkları açıklanmıştır.

- Su: G-8 liderlerinin temiz su ve halk sağlığı tedbirleri olanaklarından yararlanamayan kişi sayısını 2015 yılına kadar yarıya indirmeyi amaçlayan Milenyum ve Johannesburg hedeflerinin başarılmasına yardımcı olmak amacıyla bir eylem planı kabul ettikleri ilan edilmiştir.

- Sağlık: AIDS, Tüberküloz ve Malarya ile Mücadele Fonu’nun güçlendirilmesi, yoksul ülkelerde tıbbi yardıma, ilaç ve tedaviye karşılanabilir ücretler karşılığı erişimin desteklenmesi, daha çok gelişme yolundaki ülkeleri etkileyen hastalıklara ilişkin araştırmaların teşvik edilmesi, çocuk felcinin ortadan kaldırılması için ihtiyaç duyulan ekstra mali kaynaklarının seferber edilmesi, SARS gibi yeni hastalıklara karşı uluslararası işbirliğinin geliştirilmesi kararlaştırılmıştır.

- Kalkınmanın Finansmanı: G-8 ülkelerinin küresel yoksulluk sorunuyla mücadeleye ilişkin taahhütleri ve Milenyum Kalkınma Hedefleri ile Monterrey uzlaşmasına olan destekleri teyit edilmiştir.

- Borç: G-8 liderleri, “Aşırı Borçlu Fakir Ülkeler” girişimi çerçevesindeki taahhütlerini teyit etmiş, bununla birlikte, girişimin sürdürülmesinde kaydedilen yavaş gelişmeyi dikkate alarak, girişimin başarısı için çeşitli öncelikler belirlenmiştir.

- İnsan Güvenliği: BM Genel Sekreteri’ne sunulan İnsan Güvenliği Komisyonu’nun raporu not edilmiştir.

- Sürdürülebilir Kalkınma için Bilim ve Teknoloji: G-8 ülkelerinin, küresel gözlem daha temiz, daha etkin enerji ve hava kirliliği ile iklim değişikliğiyle mücadele ve tarım ve biyoçeşitlilik konularına odaklanan sürdürülebilir kalkınma için bilim ve teknolojiden en iyi nasıl faydalanılabileceği konusunda bir eylem planı kabul ettiği açıklanmıştır. Ayrıca, Kyoto Protokolü’nü onaylayan G-8 ülkeleri protokolün yürürlüğe girmesine ilişkin kararlılıklarını yinelemişlerdir.

- Deniz Çevresi ve Tanker Güvenliği: G-8 liderleri deniz kaynaklarının aşırı kullanımı ve denizcilik güvenliğine ilişkin tehditleri azaltmak amacıyla bir eylem planı kabul etmiştir.

- Nükleer Güvenlik: Başkanlık Özeti belgesinde Kananaskis Zirvesi’nde kararlaştırıldığı üzere, sivil nükleer enerjinin güvenli bir şekilde kullanımı için G-8 Nükleer Güvenlik Grubu’nun oluşturulduğu bildirilmiştir.

Güvenliğin Geliştirilmesi başlığı altında, terörizmle mücadele alanında dünya çapında sağlanan ilerleme not edilmekle birlikte, terörist şebekelerden kaynaklanan tehditlerin sürmesinden, kitle imha silahlarının yayılmasından ve çözüme kavuşturulamayan çatışmaların barışa karşı yarattığı tehditlerden duyulan endişe dile getirilmiştir. Kananaskis Zirvesi’nde ilan edilen taahhütlerin yerine getirilmesinde kaydedilen mesafeden duyulan memnuniyet belirtilmiş ve bu girişim kapsamındaki çabaların 10 yıl boyunca kullanılmak üzere 20 milyar Dolar tutarında kaynağın yaratılması, somut projeler geliştirilmesi, belirlenen rehber ilkelerin tam olarak uygulanması ve girişimin yeni ülkelere açılmasına yönelik olarak sürdürülmesi ve genişletilmesine ilişkin kararlılık ifade edilmiştir.

Başkanlık Özeti belgesinde Bölgesel Konular başlığı altında ise, Irak, Kuzey Kore, Afganistan, İran, Cezayir ve Zimbabwe’de yaşanan gelişmeler ele alınmıştır (8).

2004 Sea Island Zirvesi

2004 yılında Sea Island’da düzenlenen Zirveye G-8 liderlerinin yanısıra, Afganistan, Cezayir, Bahreyn, Irak, Ürdün, Yemen ve Türkiye’nin devlet ve hükümet başkanları da katılmış, ve Zirvede ele alınan temel konu ABD tarafından gündeme getirilen Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika girişimi olmuştur. Zirve sonunda yayınlanan Başkanlık Özeti belgesinde G-8 liderlerinin bu bölgeden gelen reform ihtiyacına ilişkin açıklamaları memnuniyetle karşıladığı belirtilmiş, “Gelişme İçin Ortaklık ve Ortak Gelecek” adı verilen bir girişimin bölge hükümetleri ve halklarıyla birlikte yürütülmesi, bu girişim için ortaklarla birlikte 2004 yılı sonunda bir forum düzenlenmesi ve G-8 ülkelerinin bölgeye yönelik mevcut bireysel ve kolektif güçlü yüklenimlerinin yoğunlaştırılması, bölge ülkeleriyle işbirliği içinde genişletilmesi ve bölgede demokrasinin, okur yazarlık, girişimciliğin/mesleki eğitimin, mikrofinansmanın ve küçük işletmelerin finansmanının desteklenmesi için yeni girişimlerin başlatılması amacıyla bir G-8 Reform Destek Planı’nın oluşturulmasının kararlaştırıldığı açıklanmıştır.

Başkanlık Özeti’nde bunun dışında, Evian Zirvesi’nde kitle imha silahları ile fırlatma vasıtalarının yayılmasının, uluslararası terörizmle birlikte uluslararası barış ve güvenliğe yönelik en büyük tehdit olarak tanımlandığı hatırlatılarak, küresel yayılmanın önlenmesi rejiminin canlandırılması için bir G-8 Eylem Planı kabul edildiği bildirilmiş, bu planın bu alanda halen devam eden çalışmaları güçlendirdiği ve genişlettiği, planın bu bağlamda tüm devletleri BM Güvenlik Konseyi’nin 1540 sayılı kararını uygulamaya davet ettiği ve Kuzey Kore, İran ve Libya’daki yayılmanın önlenmesi sorunlarını ele aldığı ifade edilmiştir. Belgede ayrıca, DTÖ üyesi ülkelere, Doha Kalkınma Gündemi’nin tamamlanması için müzakereleri yeniden yoluna koymak için gerekli çerçeveyi Temmuz ayı sonuna kadar oluşturma çağrısı yapılmıştır (9). Başkanlık Özeti’nde G-8 liderlerinin Afrika’da yaşanan silahlı çatışmalar, HIV/AIDS, kıtlık ve yoksulluk gibi sorunları ele almak üzere Cezayir, Gana, Nijerya, Senegal, Güney Afrika ve Uganda liderleriyle bir araya geldikleri ve Barışı Destekleme Operasyonlarına ilişkin küresel yeteneklerin genişletilmesi için bir G-8 Eylem Planı başlatılması, yoksulluğun azaltılması ve girişimciliğin desteklenmesi için bir G-8 Eylem Planı oluşturulması, HIV aşısı geliştirilmesinin hızlandırılması amacıyla bir Küresel HIV Aşısı Girişimi kurulması, çocuk felcinin 2005 yılı içinde ortadan kaldırılması için gerekli önlemlerin alınması, Afrika Boynuzu’nda kıtlık çemberinin sona erdirilmesi için yeni bir girişim başlatılması yönünde taahhütlerde bulundukları, “Aşırı Borçlu Yoksul Ülkeler” girişiminin tam olarak uygulanması ve finanse edilmesine yönelik bağlılıklarını teyit ettikleri bildirilmiştir. Ayrıca sürdürülebilir kalkınmanın çevrenin korunması konusunda uluslararası işbirliği gerektirdiği vurgulanmış, yolsuzluğa karşı çok taraflı mücadeleye destek verilmiştir. Başkanlık Özeti Belgesi’nde Zirvede, Afganistan, Ortadoğu Barış Süreci, Haiti, Kuzey Kore ve Sudan’daki gelişmelerin de ele alındığı bildirilmiştir (10).

2005 Gleneagles Zirvesi

2005 G-8 Gleneagles Zirvesinin ana temaları Afrika ve İklim Değişikliği olarak belirlenmiştir. Zirveye G-8 üyesi ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarının yanısıra, Brezilya, Çin, Hindistan, Meksika ve Güney Afrika Cumhuriyeti liderleri, AB Komisyonu Başkanı, BM Genel Sekreteri, Dünya Bankası, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), IMF ve DTÖ başkanları katılmışlardır. G-8 liderleri ayrıca, Afrika konusunu görüşmek üzere Nijerya, Etiyopya, Tanzanya, Senegal, Gana ve Cezayir liderleriyle de bir araya gelmiş, görüşmeye Afrika Birliği Komisyonu Başkanı, BM Genel Sekreteri, IMF ve Dünya Bankası başkanları da katılmıştır.

Zirveye ilişkin “Başkanlık Özeti” belgesinde, İklim Değişikliği başlıklı bölümde, G-8 liderlerinin konuyu tartışmak üzere Brezilya, Çin, Hindistan, Meksika ve Güney Afrika Cumhuriyeti liderleri ile IEA, IMF, BM, Dünya Bankası ve DTÖ başkanlarıyla bir araya geldikleri ve iklim değişikliğini kontrol altına almak, temiz enerji kullanımının geliştirilmesi ve sürdürülebilir kalkınma hedefine ulaşmak şeklindeki ortak amaçlarını ortaya koyan bir bildiri yayınladıkları belirtilmiştir. Belgede, tüm katılımcıların iklim değişikliğinin halen yaşanmakta olan bir gerçek olduğu, insan faaliyetlerinin bunu körüklediği ve iklim değişikliğinin yerkürenin tüm bölgelerini etkileyebileceği hususlarında görüş birliğine vardığı, küresel ölçekte atmosfere salınan gaz miktarının azalmasının ve daha az karbon gazı üreten bir ekonomiye yönelimin gerektiği, bunun başarılması için de gelişmiş ülkelerden güçlü bir liderliğe ihtiyaç duyulduğu vurgulanmıştır. Zirvede kabul edilen Gleneagles Eylem Planı’nın G-8 ülkelerinin bu alandaki taahhüdünü gösterdiği, bu çerçevede, temiz enerji teknolojileri için Pazar geliştirilmesi, gelişmekte olan ülkelerin bu teknolojilere erişiminin sağlanması ve görece zayıf ülkelere iklim değişikliğinin sonuçlarına katlanabilmeleri için yardım edilmesi için önlem alınacağı bildirilmiştir. Başkanlık Özeti’nde, yükselen ekonomiler olarak adlandırılan ülkelerin liderlerinin tartışmalara katılımından ve liderlerin temiz teknoloji alanında gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında işbirliğine yaklaşımları konusundaki yeni fikirlerinden duyulan memnuniyet ifade edilmiş, tartışmaların G-8 ülkeleriyle enerji ihtiyacı içinde olan ülkeler arasında BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin amaç ve ilkeleriyle uyumlu yeni bir diyalogun başlangıcına işaret ettiği, bu diyalogun teknoloji değişiminin en iyi şekilde nasıl yapılabileceği, gaz üretiminin nasıl azaltılacağı ve enerji ihtiyacının sürdürülebilir bir şekilde nasıl karşılanabileceği konusunda yol gösterici olacağı, G-8 ülkelerinin bu yıl sonunda Montreal’de gerçekleştirilecek BM İklim Değişikliği Konferansı’nda iklim değişikliğinin üstesinden gelme yönündeki küresel çabaları ilerletecekleri, Kyoto Protokolü’nü onaylayan G-8 üyesi ülkelerin protokole bağlı kalacakları ve protokolün başarısı için çalışmaya devam edecekleri belirtilmiştir.

Belgenin Afrika ve Kalkınma başlıklı bölümünde ise, G-8 liderlerinin Cezayir, Etiyopya, Gana, Nijerya, Senegal, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Tanzanya liderleri ile, Afrika Birliği Komisyonu, IMF, BM ve Dünya Bankası Başkanlarıyla bir araya geldiği bildirilmiştir. Belgede Afrika’da son yıllarda yaşanan gelişmelerin güçlü, barış içinde ve müreffeh bir Afrika’yı yaratması amacıyla Afrikalı liderlerin fakirliğin azaltılması ve ekonomik büyümenin sağlanması, şeffaflık ve iyi yönetişimin geliştirilmesi, demokratik kurumların güçlendirilmesi, yolsuzluğa karşı tolerans gösterilmemesi, Afrika içi ticarette tüm engellerin kaldırılması ve kıtaya kalıcı barış ve güvenliğin getirilmesi için planlar hazırlamayı, buna karşılık G-8 ülkelerinin de Afrika’daki barışı koruma misyonlarına ekstra kaynaklar sağlamayı, kıtada daha fazla demokrasi, etkin yönetişim ve şeffaflık, yolsuzlukla mücadele ve çalınan değerlerin geri alınması için daha güçlü destek vermeyi, sağlık ve eğitime yatırımı teşvik etmeyi, HIV/AIDS, malarya ve diğer ölümcül hastalıklarla mücadeleye destek vermeyi, büyümeyi hızlandırmayı, yatırım ortamını geliştirmeyi ve Afrika’nın ticaret kapasitesini artıracak ve iş için gerekli altyapıyı kuracak imkanların harekete geçirilmesini yükümlendiği ifade edilmiştir. Başkanlık Özeti’nde, G-8 ülkelerinin bu planı güçlü ulusal kalkınma planları olan ve iyi yönetişim, demokrasi ve şeffaflık ilkelerine bağlı ülkeler için önemli ekstra kaynaklarla desteklemeyi kararlaştırdıkları ve yoksul ülkelerin kendi kalkınma stratejileri ve ekonomik politikalarına kendilerinin karar verip uygulamasının gerekliliği üzerinde mutabık kaldıkları belirtilmiştir. Bu çerçevede Dünya Bankası’nın G-8 ülkeleri, diğer donörler ve Afrika ülkeleri arasında ortaklığın desteklenmesi için, ek yardımın etkin bir şekilde koordine edilmesi amacıyla liderliği üstlenmesi kararlaştırılmıştır. Belgede ayrıca, G-8 ülkelerinin aşırı borçlu yoksul ülkelerden uygun olanlarının IDA, IMF ve Afrika Kalkınma Bankası’na borçlarının tümünün iptal edilmesini kararlaştırdıkları kaydedilmiş, Paris Kulübü’nün Nijerya’nın yaklaşık 17 milyar Dolar tutarındaki borcunun silinmesi kararı memnuniyetle karşılanmıştır. Belgede, G-8 ve Afrika liderlerinin bu önlemlerin ve Gleneagles Zirvesi’nde kabul edilen kapsamlı eylem planında belirtilen önlemlerin uygulanmasının, 2015 yılı itibarıyla Afrika’nın ekonomik ve ticari hacminin iki katına çıkmasını, iç ve uluslararası yatırımların artmasını, her yıl milyonlarca kişinin yoksulluktan kurtulabilmesini, her yıl milyonlarca hayat kurtarılmasını, bütün çocukların temel eğitim görmesini, herkes için temel sağlık ve eğitim imkanlarının sağlanmasını, 2010 yılı itibarıyla AIDS için evrensel tedaviye mümkün olduğunca yaklaşılmasını, genç nüfus için istihdam ve diğer olanakların yaratılmasını, Afrika’da çatışmaların son bulmasını sağlayabileceğine inandıkları vurgulanmıştır.

Başkanlık Özeti Belgesinin Küresel Ekonomi, Petrol ve Ticaret başlıklı bölümünde, Doha Kalkınma Gündemi müzakerelerine Aralık 2005’te Hong Kong’da gerçekleştirilecek olan DTÖ Bakanlar Konferansı sırasında bir çerçeve anlaşma oluşturulması ve 2006 yılı içinde de nihai anlaşmanın sağlanması hedefine ulaşılmasını teminen ivme kazandırılması çağrısında bulunulmuştur. Belgenin Bölgesel Konular ve Yayılma başlıklı bölümünde ise, Ortadoğu Barış Süreci, Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Girişimi, Hint Okyanusu’nda yaşanan Tsunami faciası, Kuzey Kore ve İran’da yaşanan yayılma tehdidi, Afganistan, Lübnan, Zimbabwe, Haiti ve BM Reformu konuları ele alınmıştır (11).

Gleneagles’da düzenlenen G-8 Zirvesi sırasında, Londra’da benzerlerine daha önce New York, Madrid, İstanbul gibi kentlerde tanık olunan nitelikte terörist saldırılar gerçekleştirilmiştir. Bu saldırıların, 2001 Cenova Zirvesi ile gelenekselleşmeye başlayan küreselleşme karşıtı protesto gösterileriyle bağlantılı olmadığı, dünyada son dönemde yaşanan büyük terör saldırıları zincirinin bir halkası olduğu anlaşılmaktadır. G-8 Zirvesi’nde sözkonusu saldırılarla ilgili olarak da ayrı bir açıklama yapılmış ve eylemler kınanmıştır (12).

1998-2005 yılları arasında düzenlenen G-8 Zirvelerine genel olarak bakıldığında dünyanın en gelişmiş sekiz ülkesinin liderlerinin güncel ekonomik ve siyasal sorunları ele aldıkları ve Zirve gündemlerinin genel olarak ev sahibi ülkelerce belirlendiği, geliştirilen çözümlerin ise genel olarak küreselleşme sürecinin de dinamiğini oluşturan liberal öğretiyi temel aldığı gözlenmektedir. Bilinen anlamda bir uluslararası örgüt yapılanması içinde bulunmayan G-8 oluşumunun güncel dünya sorunlarına çözüm getirmekte aynı amaçla kurulmuş klasik uluslararası örgütlere kıyasla daha etkin olduğu önermesinin ise tartışmaya muhtaç olduğu düşünülmektedir. G-8 forumunun karar alma sürecinin, yapısı itibarıyla başta Birleşmiş Milletler olmak üzere çeşitli komisyon ve konseylerden oluşan ve geniş yazmanlıklar tarafından desteklenen büyük uluslararası örgütlere nazaran daha çabuk işlemesi beklenebilir. Bununla birlikte, bu çalışmaya konu edilen Zirvelerin sonuç belgeleri incelendiğinde varılan kararların ve yayımlanan belgelerin içerik ve şekil bakımından uluslararası örgütlerce üretilen karar ve belgelerden çok farklı olmadığı görülmektedir. G-8 Zirvelerinde kabul edilen kararlar ve bunların yazılı olduğu metinler herkesi tatmin edecek şekilde kaleme alınmakta, varılan kararların uygulanmasında aksamalar yaşanmaktadır. Dolayısıyla, G-8 platformunda veya diğer uluslararası platformlarda karar alma ve uygulama sürecinin hızında temel belirleyici etken, karar verici ülkelerin o kararları ulusal çıkarlarıyla ne ölçüde bağdaştırdıkları ve kararları ne ölçüde destekledikleridir.

G-8 oluşumunun sağladığı temel avantaj, dünyanın en gelişmiş sekiz ülkesine uluslararası örgütlerin prosedürlerinden bağımsız bir şekilde, tamamen kendi belirledikleri bir gündem çerçevesinde, istedikleri takdirde gelişme yolundaki ülkeleri veya uluslararası örgüt yetkililerini de davet ederek çeşitli ekonomik ve siyasi konularda danışmalarda bulunma ve politikalar geliştirme imkanı sunmasıdır. Bu gündem oluşturma ve politika geliştirme çalışmalarına gelişme yolundaki ülkelerin katılımı ise, sürecin doğası gereği sınırlı olabilmektedir. Bu durumun, uluslararası örgütlerin kuruluşuna öncülük eden “idealist” uluslararası ilişkiler kuramlarıyla veya “katılımcılık” ve “çoğulculuk” kavramlarıyla ne ölçüde bağdaştığı ise bu çalışmanın sınırlarını aşan bir tartışma konusudur.

Öte yandan, bu çalışmada ele alınan G-8 Zirvelerinin tümünde uluslararası alanda yaşanan temel sorun, küreselleşme sürecinin beraberinde getirdiği sıkıntı ve nimetlerin ülkeler arasında adil bir şekilde dağılmaması olarak tanımlanmıştır. Ancak bu sorun yalnızca gelişmiş ülkeleri değil gelişme yolundaki ülkeleri de doğrudan etkilemektedir. Bu durumda, sözkonusu sorunun üstesinden gelinmesi için çözüm arayışlarının da gelişme yolundaki ülkelerin gelişmiş ülkelerle daha “eşit” oldukları platformlarda sürdürülmesi daha gerçekçi olacaktır.

(*) III. Katip, T.C. Tahran Büyükelçiliği

(1) “What is the G-8 Summit” , www.g8.gov.uk/ 

(2) “The Birmingham Summit Communique”, www.g8.gov.uk/ 

(3) “G8 Communique Köln 1999”, www.g8.gov.uk/ 

(4) “G8 Communique Okinawa 2000”, www.g8.gov.uk/ 

(5) “Communique, Genoa 22 July 2001”, www.g8.gov.uk/ 

(6) Doha Kalkınma Gündemi’ne ilişkin bilgi ve değerlendirmeler için bkz.;
Dünya Ticaret Örgütü Doha Bakanlar Toplantısı ve Sonrası”, Vural Altay, Uluslararası Ekonomik Sorunlar Dergisi, Ocak 2002, sayı IV;
“Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) Doha Kalkınma Gündemi Müzakerelerinde Son Durum”, Vural Altay, Uluslararası Ekonomik Sorunlar Dergisi, Mayıs 2003, sayı IX;
“Dünya Ticaret Örgütü 5. Bakanlar Konferansı´nın Düşündürdükleri”, A.Asım Arar, Uluslararası Ekonomik Sorunlar Dergisi, Kasım 2003, sayı XI.

(7) “The Kananaskis Summit Chair’s Summary” , www.g8.gov.uk/ 

(8) “Chair’s Summary Evian Summit”, www.g8.gov.uk/

(9) Nitekim, Doha Kalkınma Gündemi çerçevesinde tamamlanması gereken müzakereler için bir çerçeve niteliğinde olan paket (Temmuz Paketi), DTÖ tarafından Temmuz 2004 sonunda kabul edilmiştir. Sözkonusu paketin içeriği için bkz; http://www.wto.org/english/tratop_e/dda_e/
draft_text_gc_dg_31july04_e.htm

(10) “The Sea Island Summit; Chair’s Summary”, www.g8.gov.uk/ 

(11) “Chair’s Summary, Gleneagles Summit, 8 July”, www.g8.gov.uk/ 

(12) “Leaders At G8 Summit Make Joint Statement On Terrorist Attacks On London (07/07/05)” www.g8.gov.uk/