DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU- Sayın Genel Sekreter, sayın yüksek temsilciler, Ekselansları, hanımefendiler, beyefendiler, kıymetli dostlarım; bugün sizlere 9. Birleşmiş Milletler Medeniyetler İttifakı Küresel Forumu’nda hitap etmek benim için büyük bir onur.
Müsaadelerinizle Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan’a da bu ittifakın başlamasında oynadığı eş rolden dolayı teşekkürlerimi iletmek ister, müteşekkir olduğumuzu belirtirim.
Aynı zamanda Fas’a da bizlere ev sahipliği yaptıkları ve burada bizi bir araya getirdikleri için çok teşekkür ediyorum. Kardeşim Nasır bizleri bir araya getirdiler burada, çok teşekkürler.
158 üyesiyle birlikte bu ittifak hâlihazırda Birleşmiş Milletler’in en fazla destek gören girişimidir.
Bugün de yine Türkmen kardeşlerimizi ittifaka dahil etmenin memnuniyetini yaşamaktayız.
17 yıl önce Türkiye ve İspanya bir araya gelip bu ittifakı başlattıklarında yapılacak doğru şeyin bu olduğunu düşünmüştük ve aslına bakarsanız bu girişimin böylesi zamansız bir girişim olacağını, bu derece önem kazanacağını bizler de tahmin edememiştik.
Hâlihazırda krizler döneminden geçiyoruz ve yine uluslararasındaki bu yine çekişmelerin, nefret suçlarının, İslamofobinin, antisemitizmin, Hristiyanlığa karşı hareketlerin ve yine nefret suçlarının giderek yayıldığı bir zamandan geçmekteyiz. İşte bu sebeple de buradaki işimiz bitmedi, hatta aslına bakarsanız daha yeni başlıyoruz.
Sayın Ekselansları, kıymetli dostlarım; tüm bu yanlış anlaşılmaların, tüm bu önyargıların ve yine jenerasyonlar arasında oluşan bu iletişimsizliğin sonucunu biz tecrübe etmekteyiz. Hâlihazırda insanlık insanların bu acılarını dindirmek için bir çaba göstermeye çalışıyor ve bu bildiğiniz üzere önyargılardan kaynaklanan bir sıkıntı. Maalesef ki birbirini takip eden çıkmaz bir döngünün içerisine giriyoruz eğer önyargıları ortadan kaldıramazsak. Bizim sadece fikirlere değil bir eylem planına ihtiyacımız var ki somut adımlar atabilelim. Burada biz önleyici diplomasi, arabuluculuk ve yine şiddetli ekstremist hareketlerin engellenmesine yönelik hareketlerin engellenmesine yönelik eylem planları hazırladık ki böylece bu planlar sayesinde insanların acısını dindirebilelim. Pek tabi bu önemli adımları ancak bir arada atabiliriz. Bu sene Genel Kurul’da Christchurch saldırısının anısına İslamofobiye Karşı Uluslararası Gün ilan edildi bileceğiniz üzere, bu da yine çok önemli bir adımdı. Ve yine Genel Kurulda anılan bu 15 Mart’ın uluslararası gün ilan edilmesinin ardından, 2021 yılında da yine dini alanların güvenliğinin sağlanması adına bir eylem planı Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda teşvik edildi. 2020 yılında ise, Yüksek Temsilci Moratinos, Birleşmiş Milletler’in antisemitizm hareketlerinin izlenmesi ve engellenmesi adına ilk fokal noktası olarak atandılar.
İstanbul, bildiğiniz üzere çok önemli bir şehir ve bizler de arabuluculuk faaliyetlerinde Sayın Genel Sekreter Guterres’le birlikte bir çalışma gerçekleştirdik. Sayın Genel Sekreter Guterres de bizim Cumhurbaşkanımız Erdoğan ile birlikte İstanbul Tahıl Girişimine öncülük verdikleri ve harekete geçirdikleri için çok teşekkür etmek isterim. Bu girişim sayesinde tahıl fiyatları tarihi seviyede aşağıya çekilmiş ve küresel bir rahatlamayı beraberinde getirmişti. Geçen hafta da aynı zamanda bu anlaşmanın 4 ay daha uzatılmasına karar verildi. Ben de Birleşmiş Milletler’le birlikte bu çabalarımızı devam ettireceğimizi ve yakinen çalışmayı sürdüreceğimizi belirtmek isterim her ne kadar ülkelerde savaşlar zorlukları beraberinde getirse de.
Kıymetli meslektaşlarım; ben daha büyük bir rol edinebilmek adına elimizdeki tüm imkânları kullanıp girişim olarak daha fazla rol oynamamız gerektiğini düşünmekteyim. Ben de yine Afrika Kıtasında gerçekleşen bu ilk küresel forumu da ayrıca memnuniyetle karşılıyorum. Cenevre Ofisi’nin açılması da ayrıca çok önemli bir adımdı.
Arabuluculuk Önleme ve Diyalog Bölgesel Ofisi’nin İstanbul’da kurulması da bir başka kilometre taşıdır. Ben Birleşmiş Milletler’le olan bu bağımızın çok daha güçleneceğine ve daha ileri adımlar atacağımıza inanmaktayım. Öyle ki birlikte iş birliği yapmak suretiyle çok daha ileriye gidebileceğiz.
Sevgili meslektaşlarım; bir kez daha ben Sayın Rumi’nin bir alıntısını size iletmek isterim: Bizler aynı dili konuşmuyoruz, ama aynı duygularla birbirimizi anlayabiliyoruz.
Çok teşekkürler, sağ olunuz.
* Interpress deşifresidir.